ÇAĞRI

Tarih : 10 Ocak 2016
Sayı : 2016-007
Konu : Çağrı

Ç A Ğ R I

İki devletin çıkar çatışması nedeniyle geçtiğimiz yüzyılda, Abhaz nüfusunun büyük bir kısmını oluşturan sürgünlerin diasporadaki torunları olarak Rusya Federasyonu ile Türkiye arasındaki gerilimi endişeyle takip etmekteyiz. Geçmişte yaşananları hafızasına ve kalbine kaydeden halkımız; komşularıyla akılcı ilişkiler kurma isteğini muhafaza etmekte ancak bir kez daha dahli olmayan bir gerginliğin nesnesi yapılmaya çalışılmaktadır.

İki ülke arasındaki gerginlik nedeniyle yeniden başlatılacak olan vize uygulamasının Abhazya vatandaşlarını da kapsıyor olması halinde gerginliğin öznelerinden olmayan Abhazya Cumhuriyetine ve vatandaşlarına da yaptırım uygulanmış olacaktır. Abhazların vatanlarına ulaşmak için vize almak zorunda kalmasının, annesini ziyaret etmek isteyen bir evladın izin almak zorunda kalmasından hiçbir farkı yoktur.

Abhazya Cumhuriyeti’nin varlığına saygı duyan, zamanın ruhunu doğru okuyarak bağımsızlığını tanıyan komşumuz Rusya Federasyonu ile vatandaşı olduğumuz Türkiye Cumhuriyeti arasında son günlerdeki gelişmelerin akılcı bir yaklaşımla, serinkanlılıkla olumlu bir çözüme ulaştırılmasını temenni ediyor; söz konusu iki ülke arasındaki her gerilimin, her çatışmanın bedel ödeyicisi olmayacağımızı fark etmeleri çağrısında bulunuyoruz.

Bölge ülkelerinin birbirleriyle iyi ilişkilere sahip olması, akılcı davranması tüm bölge halklarının karşılıklı çıkarınadır ve bizler için öncelikli olan, gelişmelerin Abhazya Cumhuriyetine ve halkımıza yansımalarıdır.

Kuşkusuz ki her bağımsız devlet gibi bizim için de öncelikli olan ulusal çıkarlarımızdır. Kurduğumuz müttefiklik ilişkilerinin çerçevesi, bizimle müttefiklik ilişkisi kuranlardan farklı değildir. Bu nedenle Abhazya Cumhuriyeti ile müttefik olmayı seçenlerin motivasyonlarının ulusal çıkarları olduğu anlaşılabilir bir durumdur. Müttefiklik ilişkisi içinde olan ülkelerin uluslar arası kamuoyunda birbirlerine destek vermesi de son derece doğaldır.

Ancak bu, onların birbirinin sahibi olduğunu göstermez.

Bu bağlamda; müttefikimiz olan Rusya Federasyonu’nun bir görevlisi tarafından dayatmacı bir üslupla son günlerde basına verilen, halkımızın seçilmiş yöneticilerine yönelik hiçbir diplomatik teamüle uymayan demeçler bizlerde infial yaratmıştır. Abhazya Cumhuriyeti ile Rusya Federasyonu arasındaki müttefiklikten memnuniyet duyan bizler, bu görevlinin söylem ve tavırlarını egemenliğimize saldırı olarak değerlendiriyoruz.

Vatandaşı olduğumuz Türkiye Cumhuriyetine karşı taşıdığımız sorumluluk bilinci ve Rusya Federasyonu ile müttefikliğe zarar vermemek adına diasporamızın her bir ferdinin, her bir sözcüğü dahi sorumluluk duygusuyla sarf ettiğini veya etmediğini hatırlatıyoruz. Ancak devletimizin, halkımızın varlığına yönelik -kimden gelirse gelsin-her tehdide karşı çıkma akılcılığını göstermek görevimiz, duygusal davranmak hakkımız, baskılanmış vatansever sesleri duyurmak halkımıza karşı boynumuzun borcudur.

Kanı ve canı pahasına halkımıza bir gelecek sunan yiğit evlatlarımızdan başkasına minnet duymuyor; utanma duygusunu yitirmeyen, alın terini ve kanını toprağımıza dökerek onuruna, namusuna sahip çıkan değerli kardeşlerimizden başkasına karşı sorumluluk taşımıyor, yöneticilerimizin de minnet ve sorumluluk duymaları gerekenlerin bu değerli kardeşlerimiz ve evlatlarımız olduğunu bildiklerine inanıyoruz.

Bu minvalde Abhazya Parlamentosunda yapılan mülk satışı tartışmalarını esefle karşılıyoruz. Abhazya gibi özel konuma sahip olan bir ülkenin parlamentosunda böyle bir konunun yasallaştırılmasının tartışılıyor olması bile tarihten ders alınmadığını, mülklerini satan halkların dünya üzerindeki konumlarının hiç irdelenmediğini göstermektedir. Abhaz halkının anavatanlarından koparılmış parçası olan biz Abhazya vatandaşları, mülkleri ve toprakları ellerinden alınmış dedelerin torunları olarak böyle bir çağrı yapmayı tarihe ve geleceğe karşı sorumluluğumuz olarak değerlendiriyor, konunun bir daha tartışılmayacak şekilde ivedilikle gündemden düşürüleceğine inanıyor, bunun için çağrıda bulunuyoruz

Saygılarımızla.

Kafkas-Abhazya Dayanışma Komitesi
Adına Başkan
Erdeşan Kobaş BGANBA

İstanbul – TÜRKİYE

Date           : 10.01.2016
Issue          : 2016-010
Subject      : Call

C A L L

As the descendants of Abkhazian people in Diaspora that suffered from the exile because of the conflict of interest of two states; we have been following the tension between Russian Federation and Turkey. Our nation, keeping the past in its heart and mind, maintains its willingness to build rational relations with its neighbors, yet it is being pulled to a tension that it is not part of.

Re-introduction of visas for travelers including the Abkhazian people would mean applying sanctions to Abkhazian Republic and its people which are not subjects of this conflict. There is no practical difference between the visa obligation for Abkhazians to travel to their homeland and the need for permission for a kid to see its mother.

We hope that the conflict between Turkey of which we are respected citizens and the Russian Federation that respects and recognizes the independence of Abkhazia would be resolved in a rational and calm manner. With this respect, we call both parties to come to acknowledge that we do not want to pay for the conflicts between two countries.

Obviously, maintaining good relations is for the common good for all the people of the region and after all, it is the reflection of the developments on Abkhazia we prioritize.

The framework of our alliances is not different than of our allies. Therefore, we understand that our allies’ motivation would be their national interests. Although allies are expected to support each other on international arena, that does not mean they “own” each other.

Therefore, we resent the latest public remarks of a Russian Officer vis-a-vis the elected administration of our nation that do not fit into diplomatic manners. While we enjoy the alliance between Abkhazia and Russian Federation, we consider these discourses and behaviors as offensive to our sovereignty.

We remind that each and every word we speak carry the sense of responsibility vis-a-vis the Turkish Republic that we are citizens of as well as the Russian Federation that is the ally of Abkhazia. However, it is our duty to respond rationally and our right to behave emotionally against any threat to our nation.

We only feel gratitude to our brave sons that secured a future to our nation at the cost of their lives and we only feel responsibility to our brothers that defended our lands and honor with their blood. And we believe that our administration is also conscious to do so.

In this framework, we regret to hear the parliamentary discussion on sales of assets. This shows that they did not take the necessary lessons from the history and learn from the fate of the nations having similarly sold their lands. We, the people torn apart from their homeland and the descendants of a generation that were taken away their lands, feel the responsibility to make this call. Hence, we want to believe that this discussion would be dropped from the agenda immediately and not be opened again.

With our regards,

Erdeşan Kobaş BGANBA, Chairman

On behalf of the Caucasian-Abkhazian Solidariry Committee

İSTANBUL – TÜRKİYE