O; sadece Abhazdı, sadece Abhazya’yı önceledi…
29.08.2016
İradesinin üstünlüğünü, umudunun tükenmezliğini, cesaretinin heybetini halkımıza ve vatanımıza vakfetmiş İrfan Argun’u kaybetmenin derin üzüntüsü içindeyiz.
Uzun yıllar Komitemizin başkanlığını yapan İrfan Argun’un ateşli yurtseverliğinin harekete geçmediği hiçbir olay, hiçbir alan olmamıştır. Savaştan itibaren bütün bıçak sırtı yıllarda yurdumuz ve milletimiz için onun içten mücadelesine, direncine, tavizsizliğine, fedakarlığına şahit olduk.
Savaş sırasında ve sonrasında Abhazya’ya ulaştırılan yardımlarda bütün kişisel riskleri üstlenmesi, Vladislav Ardzınba’nın Türkiye ziyareti öncesinde resmi makamlardan gelen karşılayıcıların Abhaz bayrağı taşımaması uyarısına karşı,bir gecede binlerce bayrak yaptırıp halkımıza dağıtması ve karşılamanın bir bayrak deniziyle olmasını sağlaması,aynı ziyarette bütün engellemelere direnerek Vladislav Ardzınba ve heyetinin resmi protokolle, polis eskortları eşliğinde İstanbul’a girişini ve ziyaretin baştan sona bu düzenle gerçekleşmesini başarması,ambargo yıllarında Abhazya’ya giremezsiniz mesajlarına cevaben ‘Biz vatanımıza gidiyoruz,sınırdan çevirebilirsiniz ama yolumuzdan döndüremezsiniz.’ diyerek diyasporamızdan yüzlerce kişiyle Abhazya’ya gidilmesi, son kişi sınırdan geçinceye kadar onun teyakkuzdaki hali, bütün resmi görüşmelerde Abhaz tarafının protokolde, oturma düzeninde muhataplarıyla eşit konumda olması konusundaki ısrarı ve her seferinde bu eşit konumu elde etmesi onun tavizsizliğine,mücadelesine şahit olduğumuz olaylardan sadece birkaç tanesidir.
Cesaret ve zekasından başka yüreğinin hassasiyetine de şahidiz.Abhazya’dan tedavi amacıyla Türkiye’ye gelen gazilerimiz için onlara göstermemeye çalışarak döktüğü gözyaşı İrfan Argun’un yüreğinin dışavurumuydu.
Herhangi bir olayı derinliğiyle kavramak,bir çözüm,bir çıkar yol bularak hızla ve kararlılıkla harekete geçmek muktedirliği onun güçlü otoritesinin önemli kaynaklarındandı,büyük ruh kuvvetinin kaynağı ise ancak Apsuvalığı olabilir.
Yani
O; sadece Abhazdı, sadece Abhazya’yı önceledi, sadece davamıza adanmıştı.
Kurtuluşunu gördüğü ülkesinin,yeniden ayağa kalktığını gördüğü devletinin ona verdiği devlet nişanından büyük bir onur duymasına rağmen bağımsız Abhazya’nın vatandaşı olma onuru,bundan duyduğu sevinç çok daha büyüktü.
Sürgün olarak doğdu,adını tarihe yazdırıp bağımsız Abhazya’nın onurlu bir vatandaşı olarak sonsuzluğa gitti.
Aziz hatırasının önünde saygıyla eğiliyoruz
Mekanı cennet olsun.
Dava Arkadaşları
Kafkas-Abhazya Dayanışma Komitesi
