Kafkas-Abhazya Dayanışma Komitesi, 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla bir deklarasyon yayınladı.
ABHAZYA SORUNU, GERÇEKLER VE ÇAĞRI
(1 Eylül 1992)
Kafkas-Abhazya Dayanışma Komitesi, 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla bir deklarasyon yayınladı. Ülkelerin devlet ve hükümet başkanlarına, uluslararası kuruluşlara, Türkiye’deki siyasi ve sosyal kuruluşlara ve basına gönderilen deklarasyon, aşağıdadır:
SALDIRI VE İŞGAL!
– Gürcü işgal güçleri, 14.Ağustos. 1992 günü Abhazya topraklarına saldırmıştır. Tank, helikopter ve savaş gemisi desteğindeki zorbalar, başkent SUHUM’a girmiş, Rusya sınırındaki GAG RA kentine paraşütçü birlikler indirerek tüm Abhazya’yı abluka altına almıştır.
– 28 yaşındaki bir General (!) komutasındaki işgal güçleri, Abhazya halkının tüm tarihsel değerlerini talan etmiş, etnik köken gözetmeksizin, Abhazya’nın sivil halkına acımasızca saldırmış, katliamlanm bugüne kadar sürdürmüştür.
ABHAZYADA ETNİK SORUN VAR MI?
– Abhazya’da Gürcü işgal kuvvetlerine karşı direnen sadece Abhaz halkı değil. Abhazya’da yaşayan tüm diğer halklar da (Ruslar, Ermeniler, Rumlar, Türkler, Estonlar, Kazaklar) omuz omuza Abhazya’yı savunuyor. Abhazya’da yaşayan Gürcüler bile işgalcilere karşı savaşıyor.
– Bu durum, Gürcistan’ın iddia ettiği gibi, sorunun salt Abhaz-Gürcü çatışması olmadığını, savaşın, işgalci Gürcü kuvvetleriyle Abhazya arasında cereyan ettiğini ortaya koyuyor. Abhazya’da yaşayan tüm halklar, Gürcistan saldırganlığına karşı özgürlük ve demokrasi savaşı veriyor.
– UNPO’nun 14.07.1992 tarihli raporu da “Abhazya’daki sorunun etnik değil, siyasi olduğunu” belgeliyor.
ANAYASA VE HUKUKSAL YAPI
– SSCB-Gürcistan-Abhazya yönetim ilişkileri, 1977’de yeniden düzenlenen SSCB Anayasası ve ona entegre 1978 Gürcistan ve Abhazya Anayasaları üzerine kurulu idi. – SSCB’nin dağılmasından hemen sonra, Rusya Federasyonu; federasyon bünyesindeki özerk cumhuriyet ve bölgelerin katılımıyla, “Rusya ile Özerk Cumhuriyet’lerin ilişkilerini düzenleyen” yeni bir federal sözleşme hazırlamış ve bunu tüm özerk cumhuriyetlere sunmuştur. Seçimden geçmiş meşru yönetimler (Tataristan ve Çeçenistan hariç) bu yeni federal sözleşmeyi imzalamışlardır.
– Gürcistan, böyle bir uygulama yerine, üniter devlet anlayışına dayalı 1921 Anayasası’na dönmüştür (Gürcistan Devlet Konseyi’nin Şubat 1992 tarihli kanın).
– 1921 Anayasası, Abhazya’nın Gürcistan’a bağlı olmadığı bir dönemin Anayasasıdır. Abhazya o dönemde, Gürcistan Cumhuriyeti’nin de tanıdığı bağımsız bir devletti. (Tarihi ve hukuki belgeler)
– Gürcistan’ın 1921 Anayasasına dönmesiyle birlikte, Gürcistan-Abhazya yönetim ilişkileri hukuken ve fiilen sona ermiş oluyordu.
– Gürcistan ile yönetim ilişkileri sona eren ve yasal boşlukta kalan Abhazya, Gürcistan’a defalarca çağrı yaparak, Abhazya-Gürcistan ilişkilerinin belirlenmesi için görüşme isteğinde bulunmuştur. Çağrılarına yanıt alamayınca da, kendi yönetim ve hukuki statüsünü belirlemek kararı almış, egemenlik ilan etmiştir. (Abhazya Parlamentosu’nun 23.07.1992 tarihli kararı) İşte bağımsızlık ilanı meselesinin gelişimi ve hukuksal boyutu budur. GÜRCISTAN NE ISTIYOR?
– Her zaman istediğini!
– Rize’den başlayan, Artvin ve Hopa’yı içine alan, Kuzey Kafkasya’yı kapsayan bir GÜRCÜ HEGAMONYASI ve DIKTATÖRLÜĞÜ(Tarihin çeşitli dönemlerinde Tiflis ve Moskova gazetelerinde yayınlanan yazı ve haritalar)
– “Eylül 1920’de yapılan “BAKÜ HALKLARI KONGRESI”nde, Gürcü Menşevik Cumhuriyeti; Osetleri imha etmek, Abhazya’daki tüm köyleri yakmakla, Azerbaycan ve Ermenistan toprakları üzerinde şoven taleplerde bulunmakla” suçlandı. (E.H.GARR Sovyet Tarihi, Bolşevik Devrimi 1.Sayfa 319, Metis Yayınları 1989)
– Evet, Eylül 1920 ve öncesinde istediğini istiyor yine. Geçen onca yıl, onca yönetim biçimi, uluslararası anlaşmalar, onca anayasa, değişen nesiller ve yöneticilere rağmen!
– Bu tarihsel emelinin ilk adımını OSETYA’da attı.
– Binlerce kişinin öldürüldüğü 20 Mayıs OSET katliamı sorumlusu GAMSAHURDİA, yüzyılın barbarlan arasında yerini aldı. (Tempo/ sayı 34, sayfa 41) – “Şevardnadze’ye Ermenistan-Azerbaycan kavgasında nasıl olumlu rol oynayabileceğini anlatıyoruz. O da onaylıyor. Ertesi sabah Gürcü askerlerinin Abhazya’ya girdiği haberini alıyoruz! (Murat Belge-Helsinki Yurttaş Konseyi Elçisi, Nokta/ sayı 38, sayfa 39) – Böylece Osetya’dan sonra Abhazya’ya geldi sıra.
– Kendisi için istediği hak ve özgürlükleri kimseye tammama, varolan hak ve statüleri zorbalıkla yıkıp yoketme isteği.
İŞTE BUNLARI İSTİYOR, GÜRCISTAN. ABHAZYAHALI NE İSTİYOR?
– Abhazya; Gürcü yayılmacılığına ve hegamonyasına karşı kendini korumak istiyor.
– Abhazya; yıllarca yanyana yaşadığı Gürcistan ile ilişkilerini çağdaş dünya anlayışına ve uluslararası hukuka uygun bir zeminde yürütmek istiyor.
– Doğa ve insan çeşitliliğiyle, yeryüzünün belkide bu en renkli köşesi, tanıda bu nedenlerden, kendi dışlannda gelişen zorbalıklardan, onca acılar çeken bu sevecen halklar topluluğu; Yeni acılar, yeni yıkımlar, yeni çarlar istemiyor. Yeni savaşlar, yeni ölümler, yeni sürgünler istemiyor.
– Ancak; demokratik haldanna her an saldırılan bir toplum olarak yaşamak da istemiyor.
– Dünyanın diğer özgür ve medeni toplumları gibi yaşamak istiyor.
– Demokratik dünyayla kucaklaşmak ve 5000 yıldır biriktire geldiği kültürüyle, insanlığa katkıda bulunmak, insanlığı ve barışı yüceltmek istiyor. ABHAZ HALKI BARIŞI ISTIYOR. HEMEN ŞIMDI!
SONUÇ
– Barış sürecinin hızlandırılarak akan kanın bir an önce durdurulmasını,
– İşgalci güçlerin Abhazya’dan derhal çekilmesini,
– Saldırgan taraf Gürcistan’ın, Abhazya’ya verdiği zararları tazmin etmesini,
– Abhazya’nın, benzeri saldırılara karşı korunmasını sağlayacak hukuki düzenlemenin yapılmasını, talep ediyoruz.
– Dünya Çerkesleri, Abhazya halkına yapılan zorbalıklara hayır demeye kararlıdır.
– Dünya Çerkesleri Kuzey Kafkasya’da toplumsal barış ve istikrarı sağlamaya kararlıdır.
– Başta Türkiye ve Rusya Federasyonu olmak üzere dünyanın bütün ülkelerini ve bütün uygar insanlığı, bu kararlılığa katkıda bulunmaya çağınyoruz.
ABHAZYA’DA BARIŞ ISTIYORUZ. HEMEN ŞIMDI.
İMZA
KAFKAS-ABHAZYADAYANIŞMAKOMİTESİ